Merhaba arkadaşlar.
Bugün bir film inceleme yazısıyla karşınızdayım.
Film tutkusu olanlar için bu yazı dizisini başlatıyorum.
İlk olarak geçtiğimiz günlerde
izlediğim biraz masalsı öyküsüyle ilgimi çeken ve izlediğimde de beni pişman etmeyen bir filmle başlıyoruz.
izlediğim biraz masalsı öyküsüyle ilgimi çeken ve izlediğimde de beni pişman etmeyen bir filmle başlıyoruz.
Güzel ve Çirkin
Fransız yapımı olan filmin başrollerinde benim kendisine büyük hayranlık duyduğum Lea Soydeux ve Vincent Cassel var.
Filmin genel hatlarından bahsedecek olursam Belle yani güzelin babası gemi işleriyle uğraşan zengin bir tüccar. Üç kızı üç oğlu olmak üzere toplamda altı çocuğu var. Babanın gemileri kayboluyor mu batıyor mu artık orayı karıştırmışım ama bu yüzden iflas eşiğine geliyorlar bu yüzden şehri terk edip kırsal bir bölgeye yerleşiyorlar. Belle hayatından çok mutlu görünse de diğer iki kız kardeşi ve abileri bu durumdan hiç hoşnut değiller.
Sonra bir gün gemilerden birinin bulunduğuna dair bir haber geliyor babada bir umutla kalan malları alamaya gidiyor ancak gittiğinde yağmalanmış gemisinden arta kalanlarla karşılaşınca üzgün bir şekilde evine dönmek üzere yola çıkıyor. Yol esnasında hava şartlarından dolayı atı sakatlanıyor, yürümek zorunda kalınca yolunu şaşırıyor ve ormanda Çirkin'in şatosuna rastlıyor. Şatonun karanlık, korkutucu halinin yanında tam karşısında duran mücevher,eşya kutusunu görüyor ve Çirkin'de kutuyu alıp gitmesine izin veriyor ta ki baba kızı Güzel'in istediği gülü koparmak isteyinceye kadar...Çirkin bir güle karşılık bir can istediğini ve eşyalarını bırakıp şatoya gelmesi için bir gün vaktinin olduğunu söylüyor. Adam çaresiz bir şekilde evine dönüp çocuklarına olan biteni anlatıyor.
Güzel gülü babasından kendisi istediği için bu cezayıda kendisinin alması gerektiğini düşünerek Çirkin'e doğru yol alıyor. Laf arasında Güzel'in diğer iki kız kardeşi aynı Kül Kedisi masalında ki gibi gıcık, kıskanç, paragöz tiplerden. Güzel şatoda Çirkin'in canını almasını beklerken, şatonun karanlığının arkasında saklanan güzellikleri ve Çirkin'in geçmiş yaşamına dair şeyleri öğreniyor.
'Peki Çirkin; güzelin canını istemiyorsa ne istiyor?
Filmin sonunda ne oluyor ?' bunları merak ediyorsanız filmi izleyin.
Bende sizi azda olsa meraklandırayım.
Bazı yerlerdeki işleyişi çok üstünkörü bulsamda Lea Soydeux'u bayağı bayağı beğenmemden dolayı filmi izledim, oldukça keyifli, çok şaşırtmayan, uzun olmasına rağmen akıcı ve sıkmayan, alt yazısından sıkılmadığım bir film oldu. Ben bu filme 7/10 verip burda anlatımımı bitirip sizi fragmanla başbaşa bırakıyorum. Başka bir yazıda görüşmek dileğiyle. Hoş kalın!
Fragman hoştu.Ben zaten bu masala bayılırdım :D Listeme ekledim
YanıtlaSilİnşallah izler ve beğenirsin canım.
SilCok begendigim filmlerden biri en sevdigim masal oluncada direk filme asik olmustum :)
YanıtlaSilBende çok beğendim, severim bende masalımsı hikayeleri
Sil