30 Ocak 2015 Cuma

♥Favori İkilim♥ - Loreal Skin Perfection Nemlendirici ve Serum Yorumlarım

Herkese merhabalar!

Bugün sizlere benim cilt bakım ürünleri içerisinde fazlasıyla memnun kaldığım Loreal Skin Perfection Serum ve Nemlendirici'sinden bahsedeceğim. Bu ürünlerden ilk olarak ablamın(MorHastası) tavsiyesi üzerine serumunu almayı düşünmüştüm o da bana nemlendiricisiyle birlikte göndermişti. Clinique'de biraz hayal kırıklığı yaşamıştım ve Loreal Skin Perfection serisindende fazla umudum yoktu açıkçası. Bu ürünleri kullandığım dönemde sivilce tedavisi görüyordum. Ürünleri kullandığım bu dönem ve sonrasında etkilerini görmek isterseniz; şurdaki yazımı okuyabilirsiniz.

Loreal-Skin-Perfection-Serisi-nemlendirici-ve-serum-yorumu

Öncelikle cilt tipimden bahsedecek olursam, karma bir cildim var. Çene-burun-alın bölgem yağlı ve biraz da gözenekli. Yağlı olmasından kaynaklı sivilce problemi ile uğraşıyordum, komedonlar da cabası. Cildim kolay kolay alerjik reaksiyon vermez, hassas değilim.

Bu seri 20-30 yaş için üretilmiş. Loreal Skin Perfection serisinin iddiaları şöyle;
  • Anında cilt ipeksi bir his kazanır.
  • Bir hafta içinde gözenekler sıkılaşır.
  • Bir ay içerisinde, cilt tonu mükemmel şekilde eşitlenir.
Loreal Skin Perfection Nemlendirici : Nemlendirici normal nemlendirici kremlerin yoğunluğunda , rengi biraz pembemsi. İçeriğinde Perline-P adlı madde sayesinde cildi düzeltmek ve onarmak gibi bir etkisi varmış. Yüzüme kremi sürdüğümde normal nemlendiricilerden bir tık daha tok geldi nemlendirmesi. Hızlı emilimi ve o an yüze verdiği ipeksi his insanın gerçekten hoşuna gidiyor. Güneş korumasına önem verenler içinde belirteyim içerisinde SPF yok. Nemlendiricisini her gün kullanmadım. Aralıklarla kullansam da bitirdim.

Loreal Skin Perfection Serum : Akışkan beyaz yapısı var. İçeriğinde ki maddelerden dolayı bu üründe pürüzsüz bir bitiş sağlıyor. İlk zamanlar akşamları yatarken daha sonraları sabahları makyajdan önce de cildime kullanmaya başladım. Makyaj altına güzel bir cilt hazırlaması nedeniyle ürünü çok hızlı kullandım, yedim diyebilirim.

Loreal Skin Perfection Serum ve Nemlendiricisinin Cildimde ki Etkileri

Loreal Skin Perfection serum ve nemlendiricisini kullanmadan önceki ilk ve en büyük korkum ; var olan sivilce problemimi daha da arttırması yönündeydi. Korkarak kullanmaya başladım hatta ilk zamanlarda diğer nemlendiricim ile değişimli olarak kullandım. Son baktım cildimde gerçekten sivilce çıkarmadı bende bu sefer serum ve nemlendirisini tek başına kullanmaya başladım. Sivilce tedavisi gördüğümden bahsetmiştim. Daha lise zamanlarımdan kalmış sivilce lekelerim vardı. Cildim makyaj ve diğer etkenlerle birlikte deforme olmuştu. Ürünleri kullanmamın üzerinden yaklaşık bir ay geçtikten sonra (aynı zamanda sivilce tedavimin de bitişi) cildimin gerçekten sağlıklı göründüğünü, bırakın sivilceyi tek bir iz bile kalmadığını söylesem abartmış olmam. Öyle ki fondötensiz dışarı çıkmayan ben o zamandan bu yana günlük makyajlarımda fondöten kullanmıyorum. Yüzümde bıraktığı aydınlık ve eşitlenmiş cilt görüntüsü, ürünlerin bıraktığı ipeksi his nasıl anlatayım size bilmiyorum ama gerçekten memnun kaldım.

Loreal-Skin-Perfection-Serisinin-Cilde-Etkileri

Yukarda ürünleri kullandıktan sonra ki temiz cildimi görüyorsunuz. Yer yer var olan kızarıklıklarımın bile hafiflediğini görmek nasıl mutluluk verici.. Gözenekler konusunda ise o zamanlar dikkat etmemiştim ama sanırım gözeneklerimi de sıklaştırmıştı ürünler. Sonrasında indirim dönemine denk getiremediğim ve bulunduğum şehirde kozmetik adına pek seçeneğim olmadığı için tekrar alamamıştım, başka bir ürüne geçtim. O ürünü kullandıktan sonra belki beslenme şeklim, hava şartları, kullandığım diğer ürünlerde etkietmiş olabilir tabi ama gözeneklerim daha belirginleşmiş, aynaya baktığımda dikkatimi çekecek boyutta şu an. 

'Favori İkilim' olarak başlık attım ancak benim bu iki üründen en sevdiğim serumu oldu. Tekrar alacağım mutlaka. Bende ki etkileri bu şekildeydi.

Son olarak eklemek istediğim bir şey var. Ben Loreal Skin Perfection serisinin nemlendirici ve serumunu düzenli olarak ve severek kullandım. Size de tavsiye edebilirim ancak bu ürünü kullanıp sivilce problemi yaşayan hatta nefret ettiklerini söyleyen insanlar, yazan arkadaşlarımız var. O yüzden ürünün içerisinde bulunan bir madde cildinize iyi gelmeyebilir ya da tam aksine aşıkta olabilirsiniz. Bu yüzden ürünleri kullanırken, mucize beklememenizi ve herkesin cildinin farklı olduğunu unutmamanızı isterim.

Başka yazılarda görüşmek üzere hoşçakalın!







27 Ocak 2015 Salı

Kırmızı Rujun Cazibesi ve Püf Noktaları

Herkese merhabalar!

Kırmızı ruj, makyaj çantalarımızın olmazsa olmazlarından değildir belki ama itiraf edelim; Hepimiz hayatımızda bir kerecikte olsa kırmızı ruj alıp, denemişizdir. Kırmızı rujun iddiası, cekiciliği bizi kendine elbet çekmiştir yada çekecektir. Her dönem ve her mevsim birçoğumuzun vazgeçilmezi olan kırmızı ruj, bulunduğunuz ortamda tüm bakışları üzerinize çevirecektir. Bazı erkekler tarafından kırmızı rujun 'Şehvetin ve tutkunun dudaklarda ki sembolü.'  gibi görüldüğünü söylesem abartmış sayılmam değil mi?

Kırmızı rujun kendisi kadar doğru kullanımı da çok önemlidir. Kırmızı rujun doğru kullanımı kişiye anında özgün, sofistike, feminen, cüretkar ve tabi ki çok çekici bir görünüm sağlar. Kırmızı ruju hemen hemen her bayan kullanabilir. Yeterki kendi doğru kırmızı ruj tonunuzu bulun. Açık ve buğday tenlilerin daha çok kırmızı ruju tercih ettiğini görürüz ve genellikle de bu tenlere yakışır.


Peki kırmızı ruj kullanmak için nelere dikkat etmek gerekir? İşte size; benim gördüğüm, uyguladığım ve okuduklarım yoluyla edindiğim bilgilerden bir dizi...

Kırmızı ruj kullanmanın püf noktaları...

1- Kırmızı ruju tek başına kullanmak her yiğidin harcı değildir.


Kırmızı ruju tek başına kullanmak büyük bir yanlış olur. Özellikle bir kırmızı ruj tutkunuysanız, rujunuzu sürmeden önce bir dudak kalemi ile hatlarınızı belirleyip, sonrasında rujunuzu sürün. Bu şekilde daha kontrollü ve kusursuz bir görünüm elde etmiş olursunuz. Aynı zamanda kırmızı bir dudak kalemini ruj gibi dudaklara uygulayıp üzerine kırmızı ruju uygulamak kalıcılığı iki katına çıkaracaktır.


2- Kırmızı ruj sürmeden önce dudaklarınıza peeling yapmalısınız!

Kırmızı rujun tüm dikkati size dolayısıyla dudaklarınıza yoğunlaştıracağı bir gerçek. Bunun için kırmızı ruj sürmeden önce dudaklarınızı hazırlamalısınız. Bu işe ölü deriyi alarak başlayabilirsiniz. Evdeki malzemelerle kendi peelingini  yapabilirsiniz. Bir miktar toz şekeri, bal ve zeytinyağını ufak bir kapta karıştırarak elde ettiğiniz karışımı yumuşak ve dairesel hareketlerle dudaklarınıza uygulayın. Bu işlemin ardından temizlediğiniz dudaklarınıza isteğe göre nemlendirici sürün.


3- Aceleniz varsa kırmızı rujdan uzak durun.

Kırmızı ruj kullanmak özen ister. Kırmızı ruj kullanacaksanız yavaş hareketlerle ve dikkatli sürmelisiniz. Aceleniz olduğunuzda kırmızı ruj sürerken yaptığınız küçük bir hata tüm makyajınızı bozmakla kalmaz. Aynı zamanda gideceğiniz yere geç kalmanıza da neden olabilir.





4- Kırmızı rujun dişlerinize bulaşmamasına özen gösterin.

Kırmızı rujun akıl almaz etkisi, dişlere bulaşmasıyla birlikte tam tersi bir duruma dönüşecektir. Bunun için rujunuzu zaman zaman kontrol etmeyi unutmayın ve yanınızda acil durumlar için ıslak mendil bulundurun.




5- Kırmızı rujunuzu yanınızda taşıyın.

Kırmızı ruj tazeleme gerektirir. Bir şeyler yediğinizde veya içtiğinizde kırmızı rujunuzun silikleşmesi hoşunuza gitmeyecektir. Bu yüzden kırmızı ruj kullandığınız günlerde yanınızda bulundurmanız yararınıza olacaktır.

6-Kırmızı ruj kullandığınızda makyajınızı olabildiğince sade tutun.

'Kırmızı ruj tek başına bir makyajdır aslında..' demek isterdim ancak sadece kırmızı bir ruju sürmekle olay bitmiyor ne yazık ki. Özellikle cilldinize hiçbir şey sürmeden kullandığınız kırmızı ruj çok çiğ bir görünüm yaratabilir. Bu yüzden benim kırmızı ruj makyajında tercihim olabildiğince kusursuz bir ten. Gözlerde hafif ve nude tonlarda tek renk bir far yada gölge yine hafif bir maskara ile desteklenmeli. Böylece kırmızı rujun vurgusunu mükemmel bir şekilde üzerinizde taşıyabilirsiniz.



Benim kırmızı ruj üzerine söyleyebileceklerim bu kadardı. Sizin eklemek istediğiniz noktalar varsa yorum kısmında belirtebilirsiniz. Benzer yazılarda görüşmek dileğiyle. Hoş kalın!

25 Ocak 2015 Pazar

Minik Alışveriş ve Ablamdan Gelenler

Herkese merhaba arkadaşlar.
Geçtiğimiz günlerde Eskişehir'e gitme fırsatı buldum. Gitmişken Rossman ve Watsons'dan üç parça şey alıp çıktım. Ablamda bana bir kargo yollamış, hem onları hemde aldıklarımı göstereyim istedim.


Rossmann/ Alterra Beauty Balm - 9,90 
Migros/Nivea Fresh Natural Deodrant - 8,90
Watsons/Bira Özlü Saç Kremi - 9,90

Birde watsons kart aldım o da 2,50

Diğerleri ise ablam Mor Hastası'ndan hediye geldi. Burdan ona da tekrar teşekkür etmiş olayım.


Okuduğunuz için teşekkürler.
Hoşçakalın!

24 Ocak 2015 Cumartesi

Bitenler/Çöpe Gidenler

Merhaba arkadaşlar!
Bir bitenler yazısı ile birlikteyiz. Bakalım neler bitmiş, neler çöpe gitmiş ve neleri beğenmişim?



1- İlk olarak deodrant var tabi ki Rexona benim bittikçe yenilediğim temiz kokulu deodrantım. Beğeniyorum aslında ama övgüler üzerine Nivea aldım bu sefer.
2- Loreal Skin Perfection serisi serum ve nemlendirici, aşığım size özellikle de seruma. Benim cildimin ihtiyaçlarını her yönden karşılayan güzel bir ikiliydiler. Yazısını yazacağım inşallah.
3- Clean&Clear tonik kadar cildimi yakan, buram buram kokan ama nedir(alkol?) bilmediğim bir üründü kendisi. Tekrar almam.
4- Garnier ve Bioderma makyaj temizleme suları benim gözümde ikisi aşırı farklı değiller, ikisini de seviyorum ama Garnier'i fiyatından dolayı daha çok seviyorum. Garnier'in yedeğini açtım bile.
5- Isana duş kremi benim için nemlendirmesi fazlada başarılı olmayan, benim kullanmaya üşendiğim bir ürün. Tekrar almayacağım.
6-Axe deodrant kokusu güzel ama bana göre fazla yoğun.
7-Sensodyne diş macunu benim uzun süredir kullandığım diş macunum. Böyle bembeyaz dişler hayalinde değilim, bunda genetikle başlayan bir çok etken olduğunu bildiğimden beyazlatması, temizlemesi, ferahlığı benim istediğim düzeyde. Severek kullanıyorum.
8-Clinique nemlendirici benim karma cildimi neme boğmayan ancak makyaj altında iş gören, fiyatından dolayı tekrar yanaşmayacağım, muadillerinin piyasada olduğunu düşündüğüm kremdir. Yazısı için tık tık.
9- Avene Termal su da benim  daha çok yaz döneminde severek kullandığım, çok işlevli bir ürün. Tekrar almadım. Belki yaza doğru alırım.
10- Dalan d'olive el kremi fiyatına göre nemlendirmesi oldukça başarılı, kokusu beni rahatsız etmeyen, çantaya atmalık minik bir ürün.
11- Garnier nemlendirici bu da güzeldi ama bir Loreal olamaz.
12- Essence kaş/kirpik maskarası, hayatında dibini gördüğün hatta dibini görmekle kalmadığın, yaladığın yuttuğun bir ürün var mı deseler; evet var derim. O da Essence'in bu maskarası olur. Ben kaşlarımı doldurtuktan sonra bazende doldurmadan kaşlarımın taranmış halinde ki görüntüsünü tutsun diye kullanıyorum. Tamam mükemmel bir tutuculuğu yok ama piyasa da kaş üzerine olan ürün azlığını göz önünde bulundurursak benim için büyük nimet. İkinciyi bitirdim, üçüncüyü almam lazım.
13- Afrodit Paris eyeliner, keçe ucu olması, sürümü filan kolay ama 3 sürüşten sonra ürün gelmeyen, gelse de yarım yamalak olan, insana cinnet geçirten üründür. Kendisine güle güle diyoruz.
14- Clinique likit yüz temizleme sabunu cildimi yormayan, germeyen, bana minicik boyuyla bir ay kadar giden temizleyici. Tam boyunu almayacağım ama sevmiştim.
15- Islak mendil, makyaj temizleme mendili ve pamukları. Lagrita marka pamuğu ben A101'den alıyorum ve severek kullanıyorum. Yumuşak ve dağılmayan dokusu var. Bebak ise pamuğu paketten alırken dağılıyor ve göz makyajımı silerken biraz bastırırsam içinde (partikül mü diyim?) bir şey var sanki yüzümü çiziyormuş gibi hissediyorum. Benri'miz yoksa Lagrita'mız var eheheh :)
16- Oje, eskimiş sünger ve tester nemlendiriciydi sanırsam. 

İlk defa bu kadar ürünü bir araya toplamayı başardım sanırım. Bir sonra ki bitenler yazısında daha çok kozmetik görürürüz inşallah. Siz benim biten ürünlerimden herhangi birini kullandınız mı? Kullandıysanız, ürün/ürünler hakkında yorumunuzu bizimle paylaşır mısınız?  Paylaşırsanız çok sevinirim. Yorumlarınızı bekliyorum. Hoş kalın!



İzledim / Mucize



Herkese Merhaba!

Son haftalar da vizyona giren çoğu filmi izleme fırsatı bulduğumdan sizlerle de paylaşmak istedim.İlk olarak;

'Mucize'  filmi 1 Ocak'ta vizyona girmiş bir Mahsun Kırmızıgül filmi. Açıkça söyleyecek olursam Mahsun Kırmızıgül filmlerini takip eden ve önceki filmlerini de özellikle izleyen biri değildim ama bu filmi nedendir bilmiyorum, fragmanını gördüğüm andan itibaren izlemeyi kafama koymuştum.İyiki de öyle yapmışım diyorum. Başrolü Mert Turak ve Talat Bulut'un paylaştığı yapım, dram ağırlıklı yer yer sizi güldüren, benim uzun zamandan beri izlerken duygulandığım filmlerden biri oldu.


Filmde Aziz karakterini canlandıran Mert Turak'ın oyunculuğu beni son derece şaşırttı. İnternet üzerinden edindiğim bilgiye göre Aziz; 'serebral palsi' rahatsızlığı olan yani yüzünün ve vücudunun bir bölümü felç olan bir adam. Felçli bir karakteri canlandırmak ne kadar zordur tahmin bile edemiyorum ama bunu öyle bir başarmış ki kendisini ayakta alkışlarım. Kısaca bahsedecek olursak;1960'ların yoksulluk içerisindeki Türkiye’sin, Ege'nin cennet gibi bir köşesinden Anadolu'nun uzak bir köyüne sürgün yiyen bir öğretmenin (Talat Bulut) hikayesini , yokluk içerisinde okulu, okumayı eğitimi dört gözle bekleyen çocukları ve bir de Aziz'in hayatını konu ediniyor. Aziz'in babası bir adamın hayatını kurtarıyor. Adam da bunun üzerine kızını oğullarından birine vermek istiyor.Aziz'in babası bekar bir oğlu olduğunu ve onunda sakat olduğunu söyleyince , adam yeter ki gönlü sakat olmasın diyor.  Böylece Aziz güzeller güzeli bir kızla evleniyor ve ona aşık oluyor. Bu da bir mucizeyi beraberinde getiriyor. 

Filmde ki duygu yükü belki biraz acıtasyonda diyebiliriz yer yer yapılan esprilerle güzel harmanlanmış, bir denge oluşturmuş. Filmde takıldığım tek nokta Aziz'in iyileşme süreci üzerinde durulmayışı. Tamam film uzun bir filmdi ama sanki orası havada kalmış gibi geldi. Onun haricinde film ile ilgili yapılan yorumlar, Pkk yanlısı bir yapım olduğu üzerindeydi ancak ben izlerken böyle bir düşünceye kapılmadım. Zevkle izledim. Hala gösterimi var mı bilmiyorum ama dram seviyorsanız ve birazda tebessüm bıraksın diyorsanız tavsiye ederim.

Başka yazılarda görüşmek üzere.
Sevgiler.

21 Ocak 2015 Çarşamba

Gözaltı Kapatıcısı; Avon Calming Effects Likit Kapatıcı Yorumu

Herkese Merhaba!
Benim kapatıcılara olan ilgim hızla büyürken sürekli yeni ürünler deneme şansına sahip oldum son zamanlarda. Bunlardan biri de 'Avon Calming Effects Likit Kapatıcı' oldu.


Kapatıcı likit formda , süngerli bir aplikatörü var. Ürünü çok fazla yoğun uygulamıyor, az az alıyor bu benim fazla hoşuma gitmesede daha kontrollü kullanım sağladığı için israf edilmesini önlüyor. Rengi biraz turuncumsu şöyle diğer kapatıcılarla arasında ki renklere bakacak olursak;


Bende ki rengi en açığı olan Fair, daha başka kaç rengi daha var bilmiyorum ama katologda 3 renk gördüm diye hatırlıyorum.

Avon-Calming-Effects-Likit-Kapatıcı-Uygulama-Fotografi

Kapatıcının bende duruşu bu şekilde. Rengi her ne kadar biraz turuncumsu gözüksede uygularken hafif bir aydınlatma sağlıyor göz çevremde. Yapısı oldukça hafif, kolay dağılıyor. Rimmel London Match Perfection Kapatıcıya benziyor diyebilirim, yapı olarak. Gördüğünüz üzere benim damarlar deriye oldukça yakın, bu damarları güzelce gizliyor ancak göz pınarıma doğru daha yoğun yeşil-mor olan bir yer var oraya pek etkisi yok. Ben uygularken nemli sünger kullanıyorum hem böyle daha homojen dağılmış oluyor hemde çizgilere dolma olasılığı daha düşük oluyor. Çizgilere minimum bir dolma yapıyor, göz altlarını kurutmuyor nemli bir yapısı var. 

Avon-Calming-Effects-Likit-Kapatıcı-Uygulama-Fotografi

Fotoğraflarda göz altlarımda sadece Avon Calming Effects Likit Kapatıcı'yı uygulanmış haliyle görüyorsunuz. Kalıcılığı 5-6 saat sonra da oluyor. Makyajımı temizlerken pamuğa ürün geliyor.
Günlük kullanım için sür-çık tarzında uygun fiyatlı, hafif bir ürün. Beklentim yüksek değildi bu yüzden beni tatmin etti ama yoğun morluk problemi yaşıyorsanız ve siz daha profesyonel/ pürüzsüz bir bitiş istiyorsanız tabi ki sizi tatmin etmeyecektir.

Okuduğunuz için teşekkürler.
Güzel kalın hanımlar :)




Sinameki Kürüne Başladım/ Rapunzel Olma Yolunda ^.^

Merhaba arkadaşlar. Beni takip edenler az çok bilir,  kısa saça olan düşkünlüğümü ve uzun saça olan hasretimi. Saçlarımı çok çok çok uzun zamandır kısa kullandım ve artık sıkıldım. Uzun saçlarım olsun; onları öreyim, at kuyruğu yapayım, saçlarımı şekilden şekile sokayım istiyorum. Bu yüzden bende daha önce kullanıp memnun kaldığım 'SİNAMEKİ KÜRÜ' ne başlama kararı aldım. Bugün itibari ile başlayalı iki hafta oldu. Gelişmeleri takip edebilmek adına ilk iki haftaya ait saçlarımın hem dalgalı hem düz hallerinin fotoğraflarını bloguma koymak istedim.

Bu ilk hafta benim saçlarımın doğal dalgalı hali. Sadece ön saçımın bir tutamında maşa var.
Sinameki-Kürü-Saç-Uzatma-Birinci-hafta-fotoğrafı

Burda ikinci kürü uyguladıktan sonra düz(neredeyse) hali.

Sinameki-Kürü-Saç-Uzatma-İkinci-hafta-fotoğrafı

Görüldüğü üzere saçlarım bu kareli kıyafette en uzun katı sarıyla mavi kareler arasına denk geliyor. Son kürü yaptıktan sonra yine aynı badiyi giyip fotoğraf çekmeyi planlıyorum. Kür haftada 1 kez olmak üzere 8 hafta yani 2 ay uygulanacak. Benim 2 haftam bitti kaldı 6 hafta.

6 hafta sonra bir post daha yayınlayacağım saç uzunluğumla ilgili. Ardından bir ayda kendi haline bırakıp gözlemledikten sonra son haliyle ve eğer işe yararsa kürüde anlatarak bir post yayınlayacağım. Daha önce işime yaramıştı. Kürü bıraktıktan sonra uzama daha da hızlanıyor.

Siz bu kürü kullandınız mı? Fikirleriniz neler?


11 Ocak 2015 Pazar

Xtras.co.uk Alışverişim

Herkese merhabalar!

Geçtiğimiz son aylarda yine kozmetik aşerdiğim bir vakit, farklı ürün arayışına girmiştim. İnstagramda iki arkadaşın bu siteden W7 ürünlerini temin ettiklerini gördüm. W7 markası pahalı markaların ürünlerinin muadillerini piyasaya süren bir marka. Sitemizin adresi; XTRAS.CO.UK



Xtras.co.uk sitesi kozmetik ürünlerinin yanı sıra takı, saç ile ilgili malzemeler, takı ve parfüm satışı olan güzel bir site. Benim siteye gidişim W7 ürünleri olduğu için diğer kategorilerde fazla vakit kaybetmedim. Gelmeme olasılığı ve siteden alışveriş yapan kişilerin azlığı sebebiyle indirimde olan bir kaç W7 markasının ürününü sepete attım. Toplamda alışverişim 14 GBP tuttu. Yani Türk parasıyla 40 lira civarı. Eğer takip numarası istemezseniz kargo ücreti yok. Bende takipsiz bir şekilde aldım ürünleri ve kargo ücreti ödemedim. 23 Kasım'da verdiğim siparişler yine 20-25 aralık civarında hemen hemen bir ay gibi bir sürede geldiler. Diğer  bu siteden alışveriş yapan arkadaşın kargosu 6 günde gelmiş. Artık yoğunluğa veya seçtikleri ulaşım seçeneğine göre mi bu süre değişiyor, bilmiyorum. Gerçi PTT'yle teslim yapıldığını göz önünde bulundurursak; adamlar buraya 6 günde yollasalar dahi kargo şirketinden size gelmesi zaman alabiliyor. Kargom baloncuklu bir paket içerisinde geldi. Ürünler de aynı şekilde sarılmıştı. Hiç bir zedelenme yoktu, sapasağlam geldiler.Benim W7 markasından seçtiğim ürünler şunlardı;




  • W7 In The Nude - Natural Nude Far Paleti


  • W7 Night Glow Aydınlatıcı


  • W7 Absolute Lashes Maskara



Bu da far paletinin iç görüntüsü;


Benim yazarken atladığım ya da sizin sormak istediğiniz noktalar varsa cevaplayabilirim. Ben bu alışverişimden genel anlamda memnun kaldım, farklı ürünler deneme şansım oldu. Yurt dışı alışverişlerinin garantisi olmamakla birlikte risk alınmaya değer diye düşünüyorum.Başka yazılarda görüşmek dileğiyle. Hoş kalın!